The fashion victims chew their charcoal teeth
-moda kurbanları onların mangal kömürü dişlerini çiğner
I never let on, that I was on a sinking ship
-ben asla batan bir geminin üstünde olduğumu söylemem,
I never let on that I was down
-asla aşağıda olduğumu söylemem
You blame yourself, for what you can't ignore
-beni görmezlikten gelemediğin şey için kendini suçluyorsun
You blame yourself for wanting more
-daha çok istediğin için kendini suçluyorsun
She's the one for me
-o benim için bir tane
She's all I really need
-o benim gerçekten ihtiyaç duyduğum herşey
She's the one for me
-o benim için bir tane
She's my one and only
-o benim bir tanem ve tek
Exodus
my black backpack's stuffed with broken dreams
-siyah sırt çantam tamamem kırık düşlerle doldu
20 bucks should get me through the week
-20 dolar bana bütün hafta boyunca yetmeli
never said a word of discontentment
-asla hoşnutsuzlukla ilgili bir söz söyleme
fought it a thousand times but now
-bin kere onla savaştım, ama şimdi
i'm leaving home
-evden ayrılıyorum
--Nakarat--
here in the shadows
-burada gölgelerde
i'm safe
-güvendeyim
i'm free
-özgürüm
i've nowhere else to go but
-gidecek başka yerim yok ama
i cannot stay where i don't belong
-ait olmadığım bir yerde kalamam
two months pass by and it's getting cold
-iki ay geçti ve hava gitgide soğuyor
i know i'm not lost
-biliyorum kaybolmadım
i am just alone
-sadece yalnızım
but i won't cry
-ama ağlamıyacağım
i won't give up
-vazgeçmeyeceğim
i can't go back now
-şimdi geri dönemem
waking up is knowing who you really are
-uyanış, senin gerçekte kim oldugunu bilmektir
here in the shadows
-burada gölgelerde
i'm safe
-güvendeyim
i'm free
-özgürüm
i've nowhere else to go but
-gidecek başka yerim yok ama
i cannot stay where i don't belong
-ait olmadıgım bir yerde kalamam
here in the shadows
-burada gölgelerde
i'm safe
-emmiyetteyim
i'm free
-özgürüm
i've nowhere else to go but
-gidecek başka yerim yok ama
i cannot stay where i don't belong
-ait olmadıgım bir yerde kalamam
show me the shadow where true meaning lies
-bana orada gerçek anlamların olduğu gölgeyi göster
so much more is made in empty eyes
-bundan çok daha fazlası boş gözlerde yapılır
MY İMMORTAL
I'm so tired of being here suppressed by all my childish fears
Burada, çocukça korkularım tarafından bastırılmış halde bulunmaktan çok yoruldum
And if you have to leave
Ve eğer gitmek zorundaysan
I wish that you would just leave
Hemen gitmeni dilerim
'Cause your presence still lingers here
Çünkü varlığının hala burada oyalanıyor(takılıp kalıyor)
And it won't leave me alone
Ve beni yalnız bırakmayacak
These wounds won't seem to heal
Bu yaralar iyileşecek gibi gözükmüyor.
This pain is just too real
Bu acı fazla gerçek
There's just too much that time cannot erase
Zamanın silemediği çok fazla şey var
Nakarat :
[ When you cried I'd wipe away all of your tears
Ağladığında, tüm gözyaşlarını silerdim
When you'd scream I'd fight away all of your fears
Çığlık attığında, tüm korkularınla savaşırdım
I held your hand through all of these years
Tüm bu yıllar boyunca elini tuttum.
But you still have all of me
Fakat hala bana tamamen sahipsin ]
You used to captivate me by your resonating light
Sen beni tınlayan ışığınla büyülerdin.
Now I'm bound by the life you left behind
Şimdi geride bıraktığın hayat tarafından bağlandım
Your face it haunts my once pleasant dreams
Yüzün, benim bir zamanlar tatlı olan rüyalarımı ziyaret ediyor
Your voice it chased away all the sanity in me
Sesin, tüm akıl sağlığımı kovaladı
These wounds won't seem to heal
Bu yaralar iyileşecek gibi gözükmüyor.
This pain is just too real
Bu acı fazla gerçek
There's just too much that time cannot erase
Zamanın silemediği çok fazla şey var
Nakarat
I've tried so hard to tell myself that you're gone
Kendime gittiğini söylemek için çok uğraştım
But though you're still with me
Ama hala benimle olmana rağmen
I've been alone all along
Baştan beri yalnızım
The Open Door
1.Sweet Sacrifice
It's true, we're all a little insane.
-Bu doğru,hepimiz birazcık çılgınız
But it's so clear,
-Ama çok açık
Now that I'm unchained.
-Artık bunu serbest bıraktım
Fear is only in our minds,
-Korku sadece aklımızda
Taking over all the time.
-Bütün zamanı ele geçiriyor
Fear is only in our minds but it's taking over all the time.
-Korku sadece aklımızda ama bütün zamanı ele geçiriyor
You poor sweet innocent thing.
-seni zavallı,tatlı,saf şey
Dry your eyes and testify.
-Gözlerini kurula ve kanıtla
You know you live to break me. Don't deny
-beni mahfvetmek için yaşadığını biliyorsun,inkar etme
Sweet sacrifice.
-Tatlı kurban
One day I'm gonna forget your name,
-Bir gün senin ismini unutacağım
And one sweet day, you're gonna drown in my lost pain.
-Ve tatlı bir günde,benim kayıp ıstırabımda boğulacaksın
----------bridge-----
You poor sweet innocent thing.
-seni zavallı,tatlı,saf şey
Dry your eyes and testify.
-Gözlerini kurula ve tanıklık et
And oh you love to hate me don't you, honey?
-Ve benden nefret etmek için beni seviyorsun değilmi tatlım?
I'm your sacrifice.
-Senin kurbanınım
(I dream in darkness
-karanlıkta hayal kuruyorum
I sleep to die,
-ölmek için uyurum
Erase the silence,
-sil sessizliği
Erase my life,
-sil hayatımı
Our burning ashes
-yanan küllerimiz
Blacken the day,
-günü karartıyor
A world of nothingness,
-Hiçliğin dünyasında
Blow me away...)
-üfle beni uzaklara...
Do you wonder why you hate?
-Neden nefret ettiğini merak ediyor musun?
Are you still too weak to survive your mistakes?
-Hala,güçsüzlüğü hayatta kalmaya mı benzetiyorsun?
2.Call Me When You're Sober
Don't cry to me
-Bana ağlama
If you loved me
-Eğer beni sevseydin
You would be here with me
-Burada benimle olurdun
You want me
-Beni istiyorsun
Come find me
-Gel bul beni
Make up your mind
-Kararını ver
Should I let you fall?
-Düşmene izin mi vereyim?
Lose it all
-Onu bütünüyle kaybet
So maybe you can remember yourself
-Belki böylece kendini hatırlayabilirsin
Can't keep believing
-İnanmayı sürdüremiyorum
We're only deceiving ourselves
-Sadece kendimizi aldatıyoruz
And I'm sick of the lie
-Ve bu yüzden yalanlardan bıktım
And you're too late
-Ve çok geciktin
Don't cry to me
-Bana ağlama
If you loved me
-Eğer beni sevseydin
You would be here with me
-Burada benimle olurdun
You want me
-Beni istiyorsun
Come find me
-Gel bul beni
Make up your mind
-Kararını ver
Couldn't take the blame
-Sorumluluğu alamadım
Sick with shame
-Utançtan hastayım
Must be exhausting to lose your own game
-Kendi oyununda haklarımı tüketiyor olmalıyım
Selfishly hated
-Bencilce nefret etti
No wonder you're jaded
-Yorulmuş olman şaşırtıcı değil
You can't play the victim this time
-Bu sefer kurbanı oynayamazsın
And you're too late
-Ve çok geciktin
So don't cry to me
-Bu yüzden bana ağlama
If you loved me
-Eğer beni sevseydin
You would be here with me
-Burada benimle olurdun
You want me
-Beni istiyorsun
Come find me
-Gel bul beni
Make up your mind
-Kararını ver
You never call me when you're sober
-Ayık olduğunda beni hiç aramıyorsun
You only want it a33;cause it's over
-Sadece onu istiyorsun çünkü o bitti
It's over
-Artık bitti
How could I have burned paradise?
-Cennetin bahçesini nasıl yakmış olabilirim
How could I - you were never mine
-Nasıl yapabilirdim - sen hiç benim değildin ki
So don't cry to me
-Buyüzden bana ağlama
If you loved me
-Eğer beni sevseydin
You would be here with me
-Burda benimle olurdun
Don't lie to me
-Bana yalan söyleme
Just get your things
-Sadece senin olanları elde et
I've made up your mind
-Kararını verdim
3.Weight Of The World
Feels like the weight of the world
Dünyanın Ağırlığı gibi duygular
like God in heaven gave me a turn
Cennetteki tanrının verdiği gibi bir şans ver bana
don't cling to me, I swear I can't fix you
Sıkıca sarılma bana, Yemin ederim ki seni tamir (teselli) edemem
still in the dark, can you fix me?
Hala karanlıkta, Beni tamir edebilirmisin?
freefall, freefall, all through life
Serbestçe düş, serbestçe düş, tümüyle hayata doğru
If you love me, then let go of me
Eğer beni seviyorsan, Gitmeme izin ver
I wont be held down by who I used to be
Eskiden olduğum kişi tarafından alıkonulmayacağım
she's nothing to me
O bir hiç bana göre
Feels like the weight of the world
Dünyanın Ağırlığı gibi duygular
like all my screaming has gone unheard
Duyulmamış tüm çığlıklarım gibi
and ohm I know you don't believe in me
ve biliyorum ki bana inanmıyorsun
safe in the dark, how can you see?
karanlıkda güvende, nasıl görebilirsin?
freefall, freefall, all through life
Serbestçe düş, serbestçe düş, tümüyle hayata doğru
If you love me, then let go of me
Eger beni seviyorsan, Gitmeme izin ver
I wont be held down by who I used to be
Eskiden olduğum kişi tarafından alıkonulmayacağım
If you love me, then let go of me
Eger beni seviyorsan, Gitmeme izin ver
I wont be held down by who I was
Eskiden olduğum kişi tarafından alıkonulmayacağım
If you love me, then let go of me
Eger beni seviyorsan, Gitmeme izin ver
I wont be held down by who I used to be
Eskiden olduğum kişi tarafından alıkonulmayacağım
4.Lithium
Lithium, don't want to lock me up inside.
-Lityum,beni içeri kilitlemeni istemiyorum
Lithium, don't want to forget how it feels without...
-Lityum,yokken...nasıl hissettiğimi unutmak istemiyorum
Lithium, I want to stay in love with my sorrow.
-Lityum,aşkın içinde kederimle birlikte kalmak istiyorum
Oh but God I want to let it go
-Ama tanrım,gitmesine izin vermek istiyorum
Come to bed, don't make me sleep alone
-Yatağa gel,beni yalnız uyutma
Couldn't hide the emptiness, you let it show.
-Boşluğa saklanamazdın,göstermesine izin ver
Never wanted it to be so cold.
-Çok soğuk olmasını istemedim asla
Just didn't drink enough to say you love me.
-Sadece beni sevdiğini söyleyecek kadar içmedin
I can't hold on to me
-Kendime dayanamıyorum
Wonder what's wrong with me.
-bende yanlış olan nedir merak ediyorum
-----chorus------
Don't want to let it lay me down this time.
-Beni şuan aşağı bırakmanı istemiyorum
Drown my will to fly.
-Boğularak uçacağım
Here in the darkness I know myself
-Burada karanlığın içinde ,kendimi tanıyorum
Can't break free until I let it go
-Gitmeme izin verinceye kadar beni özgürce koparamazsın
Let me go
-Gitmeme izin ver
Darling, I forgive you after all.
-Sevgilim herşeyden sonra seni affediyorum
Anything is better than to be alone.
-Herşey yanlız olmaktan daha iyidir
And in the end I guess I had to fall.
-Ve sanırım sonunda düşmüş olacağım
Always find my place among the ashes.
-Daima yakılmış cesedin küllerinde bir yerde ara
I can't hold on to me,
-Kendime dayanamıyorum
Wonder what's wrong with me.
-Bende yalnış olan ne,merak ediyorum
----chorus------
5.Cloud Nine
If you want to live, let live
-Eğer yaşamak istiyorsan,hadi yaşa
if you want to go, let go
-Eğer gitmek istiyorsan,hadi git
I'm not afraid to dream- to sleep, sleep forever
-Uyuyup rüya görmekten korkmuyorum-uyumaktan,uyumaktan sonsuza kadar
I don't need to touch the sky
-Gökyüzüne dokunmaya ihtiyacım yok
I just want to feel that high
-Sadece yükseği hissetmek istiyorum
and you refuse to lift me
-Ve sen benim ayaklarımın yerden kesilmesini istemiyorsun
guess it wasn't real after all
-Sanrırm tüm olanlardan sonra gerçek değildi
guess it wasn't real all along
-Sanırım tüm bunlar başından beri gerçek değildi
If I fall and all is lost
-Eğer düşer ve herşey kaybolursa
its where I belong
-O benim ait olduğum yerdir
If you want to live, let live
-Eğer yaşamak istiyorsan,hadi yaşa
if you want to go, let go
-Eğer gitmek istiyorsan,hadi git
I'm never gonna be your sweet, sweet surrender
-Asla senin tatlın olmadım,tatlın teslim oldu
guess it wasn't real after all
-Sanrırm tüm olanlardan sonra gerçek değildi
guess it wasn't real all along
-Sanırım tüm bunlar başından beri gerçek değildi
If I fall and all is lost
-Eğer düşer ve herşey kaybolursa
no light to lead the way
-Yola önderlik edecek bir ışık yok
remember that all alone is where I belong
-Ait olduğum yerde tamamen yalnız olduğumu hatırla
In a dream
-Rüyada
will you give your love to me
-Bana aşkını verecek misin?
beg my broken heart to beat
-Kırık kalbimin yürek atışını dile
save my life
-Koru hayatımı
change my mind
-Değiştir fikrimi
If I fall and all is lost
-Eğer düşer ve tamamen kaybolursam
no light to lead the way
-Yola önderlik edecek bir ışık yok
remember that all alone is where I belong
-Ait olduğum yerde tamamen yalnız olduğumu hatırla
6.Snow White Queen
Stoplight, lock the door.
dur ışığı kapıyı kilitliyor
Don't look back.
geriye bakma
Undress in the dark,
karanlığın içinde soyun
And hide from you,
ve kendinden saklan
All of you.
hepinizdena33;
You'll never know the way your words have haunted me.
asla sözcüklerinin bana dadandığı yolu bilmeyeceksin
I can't believe you'd ask these things of me.
Tüm o şeyleri bana sorduğuna inanamıyorum
You don't know me.
Beni tanımıyorsun
You belong to me,
bana aitsin
My snow white queen.
Benim pamuk prensesim
There's nowhere to run, so let's just get it over.
kaçacak yer yok,oyleyse yolun sonuna varalım
Soon I know you'll see,
yakında göreceğini biliyorum
You're just like me.
Sen de tıpkı ben gibisin
Don't scream anymore my love, 'cause all I want is you.
Artık çığlık atma aşkım,çünkü bütün istediğim sensin
Wake up in a dream.
rüyandan uyan
Frozen fear.
donuk korku
All your hands on me.
Ellerin üzerimde
I can't scream
Bağıramıyorum
I can't escape the twisted way you think of me.
Bana olan çarpık fikirlerinden kaçamıyorum
I feel you in my dreams and I don't sleep.
Seni rüyalarımda hissediyorum ve uyuyamıyorum
You belong to me,
Sen bana aitsin
My snow white queen.
Benim pamuk prensesim
There's nowhere to run, so let's just get it over.
Kaçacak yer yok, hadi şunu halledelim
Soon I know you'll see,
Yakında anlayacaksın biliyorum
You're just like me.
Sen de tıpkı ben gibisin
Don't scream anymore my love, 'cause all I want is you.
Artık çığlık atma aşkım, çünkü sen tek istediğimsin
I can't save your life,
Hayatını ben kurtaramam
Though nothing I bleed for is more tormenting.
Daha çok işkence için yalvarmıyorum
I'm losing my mind and you just stand there and stare as my world divides
Aklımı kaçırıyorum ve sen sadece orda durup bana bakıyorsun benim dünyam parçalanırken
You belong to me,
Sen bana aitsin
My snow white queen.
Benim pamuk prensesim
There's nowhere to run, so let's just get it over.
Kaçacak yer yok, oyleyse yolun sonuna varalım
Soon I know you'll see,
Yakında anlayacağını biliyorum
You're just like me.
Sen de tıpkı ben gibisin
Don't scream anymore my love, 'cause all I want is you.
daha fazla çığlık atma aşkım, çünkü bütün istediğim sensin
7.Lacrymosa
Out on your own
-Kendinin dışında
cold and alone again
-Soğuk ve yalnızsın yine
can this be what you really wanted, baby?
-Gerçekten bu istediğini yapabilir misin?
Blame it on me
-Suçla beni
set your guilt free
-Suçunu serbestçe hazırla
nothing can hold you back now
-Hiçbir şey seni gheri tutamaz artık
Now that you're gone
-Artık çekip gitmişsin
I feel like myself again
Yine kendimmiş gibi hissediyorum
grieving the things I can't repair and willing ...
-Tamir edemediğim ve yapamadığım şeyler için acı çekiyorum
to let you blame it on me
-Beni suçlamana izin vermek için
and set your guilt free
-Ve suçunu serbestçe hazırlaman için
I don't want to hold you back now love
-Aşkı geri döndürmeni istemiyorum artık
I can't change who I am
-Kim olduğumu değiştiremiyorum
not this time, I wont lie to keep you near me
-Bu zamanı değil,yanında yalan söyleyemeyeceğim zamanı
and in this short life, there's no time to waste on giving up
-Ve bu kısa hayatta,zamanımı boşa harcayacağım bir vakit yok
my love wasn't enough
-Aşkım yeterli değildi
and you can blame it on me
-Ve beni suçlayabilirsin
just set your guilt free, honey
-Sadece suçunu serbestçe hazırla,hayatım
I don't want to hold you back now love
-Aşkı geri döndürmeni istemiyorum artık
8.Like You
Stay low
-Alçakta kal
Soft, dark, and dreamless,
-Yumuşak,karanlık ve rüyaların olmadığı yerde
Far beneath my nightmares and loneliness
-Kabuslarımın ve yalnızlığımın çok altında
I hate me,
-Kendimden nefret ediyorum
For breathing without you.
-Sensiz nefes aldığım için
I don't want to feel anymore for you.
-Senin için hissetmeyi istemiyorum hiç
Grieving for you,
-Senin için üzülüyorum
I'm not grieving for you.
-Senin için üzülmüyorum
Nothing real love can't undo,
-Gerçek aşkı hiçbir şey çözemez
And though I may have lost my way
-Ve kendi yolumu kaybetmiş olsam bile
All paths lead straight to you.
-Tüm yollar doğrudan seni veriyor
I long to be like you,
-Uzun bir süre senin gibi oldum
Lie cold in the ground like you.
-Yerin altında senin gibi yalan söyleyebilirdim
Halo,
-Işık halkası
Blinding wall between us.
-İkimizin arasındaki duvarı körleştiriyor
Melt away and leave us alone again.
-Eritiyor ve bizi tek başımıza bırakıp gidiyor yine
Humming, haunted somewhere out there.
-Mırıldan,aklından çıkarma oradakini
I believe our love can see us through in death.
-Aşkımızın bizi ölümün içinden görebileceğine inanıyorum
I long to be like you,
-Uzun bir süre senin gibi oldum
Lie cold in the ground like you.
-Yerin altında senin gibi yalan söyleyebilirdim
There's room inside for two and I'm not grieving for you
-İçinde iki oda var ve ben senin için üzülmüyorum
I'm coming for you
-Senin için geliyorum
You're not alone,
-Yalnız değilsin
No matter what they told you, you're not alone.
-Onların sana ne söylediklerinin bir önemi yok,yalnız değilsin
I'll be right beside you forevermore.
-Sonsuza kadar senin yanında olacağım
I long to be like you, sis,
-Uzun bir süre senin gibi oldum
Lie cold in the ground like you did.
-Yerin altında senin yapmış olduğun gibi yalan söyeleyebilirdim
There's room inside for two and I'm not grieving for you.
-İçinde iki oda var ve ben senin için üzülmüyorum
And as we lay in silent bliss,
-Ve biz mutlu bir sessizlikte kalırken
I know you remember me.
-Beni tanıdığını biliyorum
---------chorus---------
9.Lose Control
You don't remember my name.
Adımı hatırlamıyorsun
I don't really care.
Ama gerçekten umrumda değil
Can we play the game your way?
Oyunu senin yönteminle oynayabilir miyiz?
Can I really lose control?
Sahiden kontrolü kaybedebilir miyim?
Just once in my life,
Hayatımda yalnız bir defa
I think it'd be nice,
Bunun hoş olacağını düşünüyorum
Just to lose control, just once,
Sadece kontrolü kaybetmek, yalnız bir kere
With all the pretty flowers in the dust.
Topraktaki tüm o güzel çiçeklerle
Mary had a lamb.
Mary'nin bir kuzusu vardı
His eyes black as coals.
Gözleri kömür gibi karaydı
If we play very quiet, my lamb,
Eğer çok sessiz oynarsak kuzum
Mary never has to know.
Mary bilmek zorunda olmaz
Just once in my life,
Hayatımda yalnız bir kez
I think it'd be nice,
Bunun hoş olacağını düşünüyorum
Just to lose control, just once,
Sadece kontrolü kaybetmek, yalnız bir kere
If I cut you down to a thing I can use,
Eğer seni kullanabileceğim bir şeye çevirebilsem
I fear there will be nothing good left of you.
Korkarım senden geriye güzel hiçbir şey kalmayacak
10.The Only One
When they all come crashing down, midflight,
Herkes uçuşun ortasında hızla düşerken
You know you're not the only one.
Biliyorsun bir tek sen değilsin
When they're so alone they find a back door out of life.
Onlar bu kadar yalnızken hayata tutunan bir arka kapı buldular
You know you're not the only one.
Biliyorsun bir tek sen değilsin
We're all grieving,
Hepimiz acı çekiyoruz
Lost and bleeding.
kaybolduk kanıyoruz
All our lives,
hayatlarımız boyunca
We've been waiting
beklıyoruz
For someone to call our leader.
birinin liderimizi çağırmasını
All your lies,
bütün yalanlarına
I'm not believing.
İnanmıyorum
Heaven shine a light down on me.
Cennet bana karşı ışık saçıyor
So afraid to open your eyes, hypnotized.
Gözlerini açmaya öyle korkuyorsun ki, uyuşmuşsun
You know you're not the only one that never understood this life.
Biliyorsun bir tek sen değilsin bu hayatı hiç anlamayan
And you're right, I don't deserve you but you know I'm not the only one.
Ve haklısın, seni hak etmiyorum ama biliyorsun bir tek ben değilim
We're all grieving,
Hepimiz acı çekiyoruz
Lost and bleeding.
Kaybolduk ve kanıyoruz
All our lives,
hayatımız boyunca
We've been waiting
beklıyoruz
For someone to call our leader.
birinin liderimizi çağırmasını
All your lies,
bütün yalanlarına
I'm not believing.
İnanmıyorum
Heaven shine a light down on me.
Cennet bana karşı ışık saçıyor
Don't look down,
Aşağı bakma
Don't look into the eyes of the world beneath you.
Altındaki dünyanın gözlerine bakma
Don't look down, you'll fall down,
Aşağı bakma, düşeceksin
You'll become their sacrifice.
Onların kurbanı olacaksın
Right or wrong.
Doğru ya da yanlış
Can't hold onto the fear that I'm lost without you.
Sensiz kaybolduğum korkusuna dayanamıyorum
If I can't feel, I'm not mine,
Eğer hissedemezsem, kendim değilimdir
I'm not real.
Gerçek değilimdir
All our lives,
hayatımız boyunca
We've been waiting
Bekliyoruz
For someone to call our leader.
birinin liderimizi çağırmasını
All your lies,
bütün yalanlarına
I'm not believing.
İnanmıyorum
Heaven shine a light down on me.
Cennet bana karşı ışık saçıyor
11.Your Star
I can't see your star
-yıldızını göremiyorum
I can't see your star
-yıldızını göremesem bile
though I patiently waited, bedside, for the death of today
-seni,bugünün sonu için yatağının yanında sabırla bekledim
I can't see your star
-yıldızını göremiyorum
the mechanical lights of Lisbon frightened it away
-Lisbona33;un mekanik ışıkları onu uzakta korkuttu
and I'm alone now - me and all I stood for
Ve şimdi kendim için ve burada kaldığım herkes için yalnızım
we're wandering now
-şimdi doğru yoldan sapıyoruz
all in parts in pieces, swim lonely
-hepsi bir bölümde bir parçada kimsesiz yüzüyorlar
find your own way out
-sen kendini yolun dışında bul
I can't see your star
-yıldızını göremiyorum
I can't see your star
-yıldızını göremiyorum
how can the darkness feel so wrong?
-karanlık nasıl bukadar yanlış hissedebiliyor?
and I'm alone now - me and all I stood for
-ve şimdi kendim için ve burada kaldığım herkes için yalnızım
we're wandering now
-doğru yoldan sapıyoruz
all in parts in pieces, swim lonely
-hepsi bir bölümde bir parçada kimsesiz yüzüyorlar
find your own way out
-sen kendini yolun dışında bul
So far away
-çok uzakta
it's growing colder without your love
-senin sevgin olmadan daha soğuk büyüyor
why can't you feel me calling your name?
-neden senin adını haykırdığımı hissedemiyorsun?
can't break the silence
-sessizliği bozamıyorum
its breaking me
-o beni kontrol ediyor
all my fears turn to rage
-bütün korkularım öfkeye dönüşüyor
and I'm alone now - me and all I stood for
-ve şimdi kendim için ve burada kaldığım herkes için yalnızım
we're wandering now
-doğru yoldan sapıyoruz
all in parts in pieces, swim lonely
-hepsi bir bölümde bir parçada kimsesiz yüzüyorlar
find your own way out
-sen kendini yolun dışında bul
12.All That I'm Living For
All that I'm living for
-Yaşadığım herşey için
All that I'm dying for
-Öldüğüm her şey için
All that I can't ignore alone at night
-Tüm bu yalnız gecelere aldıramıyorum
I can feel the night beginning
-Gecenin başladığını hissedebiliyorum
Separate me from the living
-Beni yaşamdan ayıryor
Understanding me
-Beni anlıyor
After all I've seen
-Gördüğüm herşeyden sonra
Piecing every thought together
-Her parça birleşiyor
Find the words to make me better
-Beni daha iyi yapacak sözcükleri bul
If I only knew how to pull myself apart
-Eğer kendimi nasıl ayrı parçalara çektiğimi bilseydim
All that I'm living for
-Yaşadığım herşey için
All that I'm dying for
-Öldüğüm her şey için
All that I can't ignore alone at night
-Tüm bu yalnız gecelere aldıramıyorum
All that I'm wanted for
-İstediğim her şey için
Although I wanted more
-Daha çok istediğim halde
Lock the last open door- my ghosts are gaining on me
-Açık olan son kapıyı kiltle-hayaletlerim bana katılıyor
I believe that dreams are sacred
-Rüyaların kutsal olduğuna inanırım
Take my darkest fears and play them
-En karanlık korkularımı al ve oyna onlarla
Like a lullaby
-Tıpkı bir ninni gibi
Like a reason why
-Tıpkı nedeni olan bir sebep gibi
Like a play of my obsessions
-Tıpkı saplantılarımın bir oyunu gibi
Make me understand the lesson
-Dersi anlamamı sağla bana
So I'll find myself
-Bu şekilde kendimi bulacağım
So I wont be lost again
-Bu şekilde yine kaybolmayacağım
-----------chorus------------
Guess I thought I'd have to change the world
-Sanırım dünyayı değiştirmem gerekiyor
To make you see me
-Beni görmeni sağlamak için
To be the one
-Tek olmayı
I could have run forever
-Sonsuza kadar koşabilirdim
But how for would I have come
-Ama nasıl gelebilirdim ki
Without mourning your love?
-Senin aşkına yas tutmadan
All that I'm living for
-Yaşadığım herşey için
All that I'm dying for
-Öldüğüm her şey için
All that I can't ignore alone at night
-Tüm bu yalnız gecelere aldıramıyorum
All that I'm wanted for
-İstediğim herşey için
Although I wanted more
-Daha çok istediğim halde
Lock the last open door- my ghosts are gaining on me
-Açık olan son kapıyı kiltle-hayaletlerim bana katılıyor
Should it hurt to love you?
-Sana aşık olmak incitir mi?
Should I feel like I do?
-Yapmış gibi hissetmeli miyim?
Should I lock the last open door
-Açık olan son kapıyı kilitlemeli miyim?
My ghosts are gaining on me
-Hayaletlerim bana katılıyor
13.Good Enough
Under your spell again
-Yine senin büyünün altinda
I can't say no to you
-Sana hayır diyemiyorum
crave my heart and its bleeding in your hand
-Ellerini kanatmama kalbim can atiyor
I can't say no to you
-Sana hayır diyemiyorum
Shouldn't have let you torture me so sweetly
-Bana tatlica isknece etmemeliydin
now I can't let go of this dream
-Artik bu rüyalarin devam etmesine izin veremem
I can't breathe but I feel
-Nefes alamiyorum ama hissediyorum
Good enough
-Yeterice iyi
I feel good enough for you
-Senin için yeterince iyi hissediyorum
Drink up sweet decadence
-Iç bu tatli düskünlügü
I can't say no to you
-Sana hayır diyemiyorum
and I've completely lost myself and I don't mind
-Ve tamamen kendimi kaybediyorum,umursamıyorum
I can't say no to you
-Sana hayır diyemiyorum
Shouldn't have let you conquer me completely
-Beni tamamen fethtemene izin veremem
now I can't let go of this dream
-Artik bu rüyalarin devam etmesine de izin veremem
can't believe that I feel
-Hissettigime inanamiyorum
Good enough
-Yeterince iyi
I feel good enough
-Yeterince iyi hissediyorum
its been such a long time coming, but I feel good
-Bayagi uzun bir zamanda geldi,ama iyi hissediyorum
and I'm still waiting for the rain to fall
-Ve hala yagmurun yağmasını bekliyorum
pour real life down on me
-Gerçek hayati üzerime dök
cause I can't hold on to anything this good enough
-Çünkü yeterince iyi olmayan hiçbirseye dayanamiyorum
am I good enough
-Yeterince iyi miyim?
for you to love me too?
-beni çok sevebilmen için?
so take care what you ask of me
-Bu yüzden sorduklarini umursa
cause I can't say no
-Çünkü sana hayır diyemiyorum
--Anywhere--
Dear my love, haven't you wanted to be with me
-benim sevgili aşkım, benimle olmak istemedin mi?
And dear my love, haven't you longed to be free
-ve benim secgili aşkım, özgür olmaya hasret değil miydin
I can't keep pretending that I don't even know you
-kim olduğunu bile bilmiyormuş gibi yapmaya devam edemem
And at sweet night, you are my own
-ve bu tatlı gecede ,sen benimsin
Take my hand
-elimi tut
--Nakarat--
We're leaving here tonight
-bu gece burdan ayrılıyoruz
There's no need to tell anyone
-kimseye söylemeye gerek yok
They'd only hold us down
-onlar sadece bizi tutardı
So by the morning light
-bu yüzden gün ışıdığıyla
We'll be half way to anywhere
-herhangi bir yerin yolunu yarılamış olacağız
Where love is more than just your name
-aşkın adından fazlası olduğu bir yerin
I have dreamt of a place for you and i
-senin ve benim için bir yer düşledim
No one knows who we are there
-orada kim olduğmuzu kimse bilemez
All I want is to give my life only to you
-tek istediğim hayatımı sadece sana vermek
I've dreamt so long I cannot dream anymore
-o kadar uzun zamandır düşledim ki daha düşleyemiyorum
Let's run away, I'll take you there
-hadi kaçalım seni oraya g*türeceğim
We're leaving here tonight
-bu gece burdan ayrılıyoruz
There's no need to tell anyone
-kimseye söylemeye gerek yok
They'd only hold us down
-onlar sadece bizi tutardı
So by the morning light
-bu yüzden gün ışıdığıyla
We'll be half way to anywhere
-herhangi bir yerin yolunu yarılamış olacağız
Where love is more than just your name
-aşkın adından fazlası olduğu bir yerin
Forget this life
-unut bu hayatı
Come with me
-benimle gel
Don't look back you're safe now
-arkana bakma, şimdi güvendesin
Unlock your heart
-kalbini aç
Drop your guard
-gardını düşür
No one's left to stop you
-seni durduracak kimse kalmadı
Forget this life
-unut bu hayatı
Come with me
-benimle gel
Don't look back you're safe now
-arkana bakma, şimdi güvendesin
Unlock your heart
-kalbini aç
Drop your guard
-gardını düşür
No one's left to stop you
-seni durduracak kimse kalmadı
We're leaving here tonight
-bu gece burdan ayrılıyoruz
There's no need to tell anyone
-kimseye söylemeye gerek yok
They'd only hold us down
-onlar sadece bizi tutardı
So by the morning light
-bu yüzden gün ışıdığıyla
We'll be half way to anywhere
-herhangi bir yerin yolunu yarılamış olacağız
Where love is more than just your name r30;
-aşkın adından fazlası olduğu bir yerinr30;
--Away From Me--
I hold my breath as this life starts to take its toll
-Bu hayat başlayıp,benden bedel aldığından beri nefesimi tutuyorum
I hide behind a smile as this perfect plan unfolds
-Bu mükemmel planın gözler önüne serildiğinden beri,bir gülümsemenin arkasına saklanıyorum
But oh God,I feel Ive been lied to
-Ama Allahım,yalan söylemiş olduğumu hissediyorum
Lost all faith in the things I have achieved
-Güven vermeyi başardığım şeylerin içinde kayboldum
And I
-Ve ben
I've woken now to find myself
-Artık kendimi bulmak için uyanıyorum
In the shadows of all I have created
-Gölgelerin içinde olmama neden oldum
Im longing to be lost in you
-Uzun bir süredir sende kayboldum
Away from this place i have made
-Yaptığım bu yerden uzağa
Wont you take me away from me?
-Beni,benden uzağa g*türmeyecek misin?
Crawling through this world as disease flows through my veins
-Dünyanın içinde dolaştığından beri,bu hastalık benimde damarlarımda dolaşıyor
I look into myself but my own heart has been changed
-Kendime bakıyorum ama benim kendi kalbim çoktan değişmiş
I can't go on like this
-Buna devam edemem
I loathe all i've become
-Dönüştüğüm tüm şeylerden nefret ediyorum
I've woken now to find myself
-Artık kendimi bulmak için uyanıyorum
In the shadows of all I have created
-Gölgelerin içinde olmama neden oldum
I'm longing to be lost in you
-Uzun bir süredir sende kayboldum
Away from this place i have made
-Yaptığım bu yerden uzağa
Wont you take me away from me?
-Beni,kendimden uzak g*türmeyecek misin?
Loat in a dying world i reach for something more
-Daha fazlasına uzandığım bu kayıp dünyada ölüyorum
I have grown so weary of this lie I live
-Yalan söyleyerek yaşayıp,büyümekten bıktım
"..Öyle bir ilaç bulabilmek isterdim ki kurtulabilmek..
Aşka dair bıraktığın korkulardan..
Ama yaram çok derin of..
Bıçakla keser gibi kesip atabilmek bütün her şeyi..
Kesebiliyorsan ruhumu, dene..
Duygularımı,yüreğimi,beni..Off..
..Beni..Off.."